Ne zamandır gitmek isteyip de bir türlü bilet bulamadığımız bu oyuna dün akşam nihayet gidebildik, Cevahir' deydi, koştur koştur bu yakadan taa Avrupa Yakası'na geçtik, neyse yetiştik hatta ben indirimde olduğunu iddia eden birkaç mağazaya bile bakındım oyuna girmeden:)
Evet, geçelim oyunumuza..Yer yer spoiler içerebilir, bilginize..
Konusu, Sokrates'in Baldıran zehrini içip öleceği gece, gardiyanıyla arasında geçen diyalogları çoğunlukla içeriyor.. Oyunun yarısına doğru Sokrates' in karısı geliyor, nispeten oyun hızlanıyor.. Bu konuşmalarda daha çok adalet, demokrasi, savaş, iktidar gibi konular geçiyor, aynı zamanda büyük felsefe dünyasından isimler geçiyor..
Ben felsefenin geçmişini iyi bildiğimi söyleyemem, zira isimler bana çok yabancı geldi, bir iki isim dışında duymadığım isimler söylendi..
Benim bu oyun hakkındaki yorumuma gelince, açıkçası aradığımı bulduğumu söyleyemem, oyuncular zaten hepimizin yakından tanıdığı çok büyük isimler, ondan şüphem yok, ama oyun fazlasıyla boştu bence, konu yavandı, içimden geçirdim, bu oyunu felsefeden iyi anlayan bi yazarımız oturup yazsaydı, hafif espirili, bol bilgi verici, sıkıcı olmayan, o zaman tadından yenmezdi, ama bana bu oyunu izlemek hiç ama hiç bir şey kazandırmadı, onu açıkça söylemeliyim..
Olumlu düşüncelerimde yok değil elbette, ama oyunun sonlarına doğru:) Sokrates' in karısının yaptığı konuşma mesela harikaydı, gardiyanın Sokrates'in yerine geçmesi ve "SOKRATES OLMAK NE GÜZELMİŞ" diye bağırması müthişti..
Her neyse, hayal kırıklığı ile çıktık oyundan ve gecenin bi köründe kendimizi Barış'la yemeğe verdik..
Oyuncular: Melek Baykal, Mustafa Uğurlu, Mehmet Ali Kaptanlar
Yazan: Stefan Tsanev
Yönetmen: Metin Belgin
4 yorum:
bi' türlü gidemedim! bilet bulamıyorum..
bizde bulana kadar kanser olduk zaten, açıklandığı an bi anda tüm koltuklar doluveriyor, sonra bi bakıyosun salona aaa en önün çoğu boş! bu ne sevgi ah, bu ne ızdırap!
di mi! gelemiosun bari iptal et be düşüncesiz mahluk :)
ahaha aynen:)
Yorum Gönder