Neyse işte, bu müzik dinleyememe, dinlese bile sadece yolda dinleme, yolda dinlese bile aynı şarkıları dinleyip durma hadisem bu gece itibariyle bitti, öyle bir saldırdım ki bir yandan youtube, bir yandan fizy, media player, soundcloud, cd, plak derken uçmuşum. yeterli depolama alanı varmış neyse ki. Ceylan Ertem' in son albümü ile başladım, eski gözbebeğim Rock baladları ile devam ettim, ardından Sezen, Coldplay, Rihanna, Florence, Tori, Muse falan baya bi doyurdum kendimi alakalı alakasız.
Bu arada hani en klişe sorulardan biridir ya, HAYATTA HİÇ PİŞMAN OLDUNUZ MU?
Ve hani en mal ve klişe cevap vardır ya, YAPTIĞIM HİÇBİR ŞEYDEN PİŞMAN OLMADIM, AKSİNE DERS ALDIM
O cevabı sonsuza kadar değiştirecek bir pişmanlığım oldu nur topu gibi...............
BEIRUT KONSERİNE GİTMEDİM!!! ve işin esaslı noktası gidemedim de değil, bariz GİTMEDİM!
Biletix' e bakıp durdum nası olsa kimse gitmez biletler bitmez yeeaaa, sonraki bakışımda biletler tükenmişti!!!!!!!!!!!!
Bu sene nası bi rehavete kapılıp gittiysem eve gelip ayaklarımı uzatmaktan başka derdim yoktu. Entellektüel yaşantım artık sadece İnstagram' dan fotoğraf paylaşmayla sınırlandı. Nerde o fotoğraf makinesi kolleksiyonu? sorusuna "-aaa, evin bi yerlerinde işte" cevabı verebilecek kadar ALIK bir dönemden geçiyorum.
Ve evet, 30' a 2 kala, şahane depresyonlarda atlatmıyor değilim, bi ara yüksek lisansa kaydoldum sonra vazgeçtim, çocuk mu kariyer mi sorularım kulaklarımdan dumanlar çıkartmaya bile başladı (anne, bunun sorumlusu sen olabilirsin). Hala hoplama zıplama koşturma mızmızlanma peşindeyim. Tuhaf günler dostlar hülasa.
and ı'm feeling good |